Makine Mühendisi Günlüğü
Ferrari, artan satış rakamlarının gazıyla yeni modeller çıkartmaya devam ediyor. Bayanları hedef alan spor otomobil California, yanma haberleri ile gündemi sıkça meşgul eden 458 Italia‘dan sonra şimdi de farklı karoser yapısı ve 4×4 aktarması ile dikkat çeken FF görücüye çıkıyor. Ferrari FF markanın ilk dört tekerden çekişli otomobili olması, bunun yanında hatch back benzeri coupe tarzlı roadster diye adlandırabileceğim bir gövdeye sahip.
Aracın gövde şekli büyük tartışmalara neden oldu. Birçok kişi şimdiden ölü proje demeye başladı. Bunu diyenler haksız sayılmaz. Çünkü daha önce benzer bir gövde ile BMW Z3 Coupe piyasada yer almıştı. Benzer şekilde Smart Coupe‘de gösterilebilir. BMW Z3’ün cabrio yani üstü açılan versiyonu tutulan bir model olmuştu ancak coupe versiyonu sadece 3 yıl üretimde kalmış, fazla satmayan bir model olmuştu. Satılan versiyonları da düşük motor hacmine sahip olanlarıydı. Ferrari’nin yaptığı bu araç BMW’nin tutulmayan Z3 Coupe’sini birkaç gömlek üste çıkartarak piyasa sunmaktan başka birşey değil.
Ön tasarımı 458 Italia’ya benzemesi nedeniyle gayet hoş, aks mesafesi son derece uzun ama emanet gibi duran arka kısım aracın tüm büyüsünü bozuyor. İç tasarımını beğenmeyecek insan yok denilebilir, ayrıca süper spor bir araçta genişçe bagaj görmek şaşırtıcı.
Araç satmaz mı? Tabi ki satar. Lüx markaların abonesi olmuş Araplar, koleksiyonerler ve belki yeni evlenmiş çiftler tercih edebilir. Ama asla amacı sadece safkan süper spor bir otomobile sahip olmak isteyenler tercih etmez. Çünkü Ferrari’nin kardeş markası Maserati’nin daha uygun araçları var.
Ferrari’nin ilk dört tekerden çekiş sistemine sahip aracı FF, üstün yol tutuşun yanında buzlu, karlı veya çöl gibi zorlu şartlarda yeterli tutunma, güvenli sürüş vadediyor. Bunu hafif bir yapıya sahip ancak yüksek bir mühendislik içeren tork dağıtıcına bağlıyor.
Aracın ön / arka yük dağılımı sırası ile % 47 ve % 53. Motoru önde olmasına rağmen ağırlık ideal şekilde dağıtılmış. Öyle ki şaşırtıcı şekilde ağırlık arka kısımda daha fazla. Tork dağıtıcısı ihtiyaca uygun şekilde gücü ön ve arka tekerleklere dağıtıyor. Kavramanın yüksek olduğu durumda tüm güç tıpki diğer Ferrari’lerde olduğu gibi sadece arka tekerleklere verilebiliyor.
İşte bu özelliği 660 beygir ve 1800 kg ağırlığa sahip bu aracı üstün şekilde yolda tutuyor.
Avrupa’da 250.000 Avro’dan başlayan fiyatlarla satılacak aracın yaz aylarına doğru Türkiye’de satılması bekleniyor. Ülkemizin meşhur vergilendirme sisteminin katacağı güzellikle Türkiye fiyatı yarım milyon Avro civarında olacak. Cenevre Otomobil Fuarı’nda konuşan Ferrari CEO’su Luca Cordero di Montezemolo 2011 yılında üretilmesi planlanan 800 Ferrari FF’i sattıklarını söyledi. Doğru olmadığını düşündüğüm bu açıklamasının kesinlikle bir pazarlama şekli olduğunu düşünüyorum.
Ferrari FF’nin bu tanıtılan haliyle uzun yıllar satışta olacağını sanmıyorum. Ancak Ferrari asıl bombayı önümüzdeki fuarlarda patlatabilir. Benzer karosere sahip bir Ferrari SUV’u görürsek şaşırmayalım.
Adı üstünde FF, harf notunu almış 🙂
Şaka bir yana Ferrari Four ‘un ilk harflerinden alıyor ismini.