Makine Mühendisi Günlüğü
İyi sayılmaz bir ekonominin üstüne gelen 1999 depremi, onun da üstüne 2001 ekonomik krizi Özel Tüketim Vergisi namıdeğer ÖTV‘yi 12/06/2002 tarihli resmi gazete ilanıyla hatamıza soktu. Bildiğim kadarıyla ÖTV sözde geçici bir vergi olacaktı. Ama geçiciliği sözde kaldı. Allah göstermesin yeni bir kriz, felaket gelse bu ÖTV’ye yeni vergiler eklenir.
Benim anlamadığım bir nokta var. Neden sürümden kazanma yoluna gidilmiyor. Misal akaryakıtta ÖTV düşürülse insanlar tatillerde şehir dışına çıkmaya çekinmeyecek, özel aracıyla gidecek işine aracı ile gidip gelecek. Daha düşük fiyatlı benzinli araçlar daha çok satacak. Çünkü birçok aracın yakıt tüketim bedeli ayı mesafede toplu ulaşım araçlarına verilecek ücret ile hemen hemen aynı. Bunu ÖTV gelmeden önce, 2000-2001 yıllarında ölçmüştüm. Yanlış hatırlamıyorsam 120 km gibi bir mesafenin otobüs ücreti eski parayla 5 milyon TL idi. Aynı mesafeyi dizel bir araçla gitmek isteyen de 5-6 milyonluk yakıt yakıyordu. Yani demem odur ki sürümden kazanılabilir.
Akaryakıt bir yana otomobillerde durum benzer şekilde.
Otomobillerde alınan güncel ÖTV oranları şöyle:
Tabi bu fiyatlara %18 KDV de ekleniyor. Araç fiyatına yaklaşık %5 kadar da Ivır Zıvır Vergisi (IZV) ekleniyor.
Şu oranlara özellikle de 20oo cm3’ün üstüne bakıp sinirlenmemek, hayret etmemek elde değil. 10 liralık araba alıyorsun üstüne birde 10 lira vergi veriyorsun. Yetmemiş gibi sigorta, 6 ayda bir MTV vergisi vs. veriyorsun.
Sayfa altına vergilere bakabileceğiniz linkleri ekledim.
Tamam para devletimize gidiyor, bize hizmet olarak dönüyor ama bu kadarı da çok abartılı arkadaş.
Son Yorumlar