Makine Mühendisi Günlüğü
Salı günü saat 17:30’da Erzurum’dan Ardeşen’e hareket ettim. Yeşil Artvin Express denilen dandik firmanın yarım otobüslü filosunun en hızlı aracına bindim. En hızlı araç demekle abarttığımı sanmayın. Şoför Bey o tek gidiş-gelişli, bol virajlı, yan tarafı sürekli Çoruh nehrine bakan Erzurum-Hopa yolunda adeta uçtu. Saat yarım gibi de eve vardım. Araba hapı diye tabir edilen Antiem ilacını unutmam yolculuğun virajlar etkisiyle kötü geçmesine neden oldu.
Çarşamba günü ise üzerimdeki sersemliği atamadan saat 16:00’da Kırıkkale’ye doğru hareket ettim. Doğu Karadeniz Express’in lüx Travegoları ile 13 saatlik yol fazla sıkıcı değildi. Sadece tam uykuya daldım derken hostes bayanın ışıkları açması, saçma sapan esprileri ile uykumu kaçırması ve Hemşinli bir bayanın bol küfür ve argo içeren konuşmaları adeta deli etti beni.
Kırıkkale’de yaklaşık 8 saat kaldım. Ufak, eski ve gelişmemiş bir şehir. Köy-belde-ilçe-il karışımı bir kent. Reno-Toros araçların ağırlığı dikkat çekiyor. Bunun yanında tek yönlü yoldaki tüm araçları sollamayı başaran, Yamaha R1 gibi ses çıkartan mobiletler görülmeye değer. Bir an Toros ve Şahin’lerin cirit attığı bu şehirde spor motosikletin ne işi var dedim ama meğerse mobiletmiş.
İlk izlenimin Kırıkkale’nin Ankara’nın bir ilçesi olduğu. Yarım-tam saatte bir Ankara’ya araçlar kalkıyor. Halk sürekli iki şehir arasında mekik dokuyor. Bana ilginç gelen diğer bir konu üniversite. Şehrin değişik yerlerinde kurulan fakültelerde birçok bölüm açılmış. Sadece eczacılık gibi birkaç bölüm açılmamış ama tıp, mühendislik, eğitim fakülteleri var. Ha unutmadan her şehrin olduğu gibi Kırıkkale’nin de dolmuşları kendine has. Dolmuşlarda genel olarak teyp bulunmuyor. Ama bunun yerini telsiz tutuyor. Şoför ve telsizin diğer ucundaki kişi sürekli diyalog halinde. Sanki FBI bir operasyon yapacak, birbirlerine bilgi veriyor. Bindiğim dolmuşların birinde şoför beye bir şiir okunacaktı ki şoför telsizi kapattı. Sanırım özel hayatını ifşa etmek istemedi.
Kırıkkale’den saat 14:30’da Erzurum’a doğru Iğdırlı Turizm ile yola çıktım. Tam 12 saat süren yolculuk son iki buçuk saatine kadar güzel geçti. Erzincan’da alınan “biletli” bayanlara yer vermek babında taburede oturmak zorunda kaldım. Zoruma gitmedi değil ama teksin… Otobüsün 4 kişilik kadrosu karşında yapacak bi’şeyim yoktu.
Toplam 31.5 saat süren bu yolculuk ile ufak bir Türkiye turu yaptım sayılır. Google Maps’e göre 1.941 km mesafe katetmişim. Google’ye göre 28 saat sürmesi gerekiyormuş. Tabi Google tahmini saati özel araca göre hesaplıyor.
Bu yolculukta bir daha asla dediklerim hiç kuşkusuz Yeşil Artvin ve Iğdırlı otobüslerine binmek. Ama bana cesaret veren bir konu da Türkiye’yi gezmek için illa bilen birine ihtiyacın olmadığı. Kırıkkale gibi bir şehrin tüm özel ve güzel yerlerini gezmek sanırım en fazla 2 gün sürer.
Son Yorumlar